Pazar sıkıntısı - 16

Merhaba,

Günlerden pazar, yılın ilk - en çok üşümesi yaşandı ve şehriye çorbası içtim. Bir günü bu kadar kötü özetleyemezdim. Bir günü, bu kadar kötü yaşayamazdım.

Hiç öyle Aralık ayında mayo alacak kadar, senenin seyahatlerini planlayacak kadar kendimi sevebildiğim bir hayatım olmadı zaten ama, bu kadar ziyanlığa da zaman zaman içerliyorum. Yani önünde bir gün var, vermiş işte allah falan annen baban artık neyse, sağlıklısın, hayattasın, evin barkın var, mesleğin gücün var, ama sen bütün gün oturup üşüyorsun. Üşüyor, uyuyor, uyanıyor, saçma sapan şeyler yiyor, ve zaman geçsin diye bekliyorsun. Bu pazar bitsin.

Teoman kişisini gerçekten hiç sevmem ama, gerçekten "Nasıl oluyor, günler bir türlü geçmezken, yıllar, hayatlar geçiyor."

Bugün de, düşüne düşüne, gerçek zamandan bir günü, şahsi hayatımdan ise üç yılı yedim. Yorgun ve yılgınım. Hevesim yok. Hayalim yok. Bunun tek bir suçlusu bile yok. Düz hayatta kalıyorum ve hayatım, hayatta kalmaya bile değmiyor.

İygec